99,99 Proaktif Koruyucu Ürünler

Sevmiştim onları. Hepimiz sevdik. Pandemide bu gofreti sevmeyen var mıydı? 

Size konuyla ilgili en iyi kopyala yapıştır araştırmasını sunabilmek için karıştırıyorum interneti: "99,99 koruyucu ürünler" denince maskeler listebaşında çıkıyor. "99,9 tam koruyan yıkanabilir kadın..." ve de erkeğinin virüs, mikrop, bakteri, stafilokok, mantar gibi zararlı mikroorganizmaları yüzde 99 virgül 99 oranında süzen ürünler varmış. Vay bee! Maskeden başlanmış, hijyenik yorgana, elektromanyetik radyasyon koruyucu bebek ürünlerine kadar akıl şaşırtan ve bildiğinizi unutturan hayâsızca bir çeşitlilik... Üzerinizde biriken kinetik enerjiyi antistatik ajanlar vasıtasıyla kapıdışarı ettiğini biliyor muydunuz bu son ürünün? 30 yıl süren klozet savaşlarında bu ürünü yiyince çil yavrusu gibi dağılan mikropçuklar gözümün önüne geldi. Bir mikrop bu kadar mı güzel resmedilirdi.

Sırtını sağlam bir enternasyonal kuruma dayamış  mı, bakpusur laboratuvarlarından onay almış mı diye bakıyorum şu son ürüne. Almış. Al sana! Benim güzel Hallacı Mansure Teyzem niye bunca yıl eziyet çekti o halde? Her yaz eski yorganlarını açıp havalandırırdı. Bildiğimizden şaşıp medyasal bilimin ayak izlerine mi basmalıyız? Yoksa eski usüllerden şaşmamamız mı gerekiyor?  Uzak Doğu felsefeleri vs destekli, doğaya dönüşçü, minimalist, kapıldım gidiyorum reklam rüzgârlarına yeter söz milletindir diyen kökten bir karşı çıkış mı gerekiyor yoksa? Slowyaşam, yavaşyemek, kendi ekmeğini kendin yap vs kapılıp gitmeye mi uyar? Yoksa, yaşamımızda topyekun bir aydınlanma yaşayıp,  buna uygun yeni kararlar alıp icraya geçmek mi daha uyumlu? Tabii ki son saydığımız...

Maskelere girmiyorum. Yüzde kaç koruduğunu söyleyenlere kesin sonuçlu bir uygulama yapardım imkan olsaydı, izin verselerdi. Tak bakayım o küsurat yüzdeli maskeni. Gir bakayım filmlerdekine benzer radyasyonlu ya da virüsle enfektelerin karantina odasına. Bir güzel kapatacaksın  merkez bankalarındaki eksi hesaplarla dolu altın stokları mahzeninin kasa kapısını üzerine. Yer misin, yemez misin? Bir daha yüzde 99 koruyor ayağıyla tüyü bitmemiş ve de kıllı milyonların sağlığıyla oynayacak misin ulan?

Hoş, merkez bankalarının altın stokları da artık mazide kaldı. Ne altını? Trendtopik eğilimlere göre Londra'da ışıldayan son altın külçeleri, Wallstreet borsa fırlamaları gibi, sat anasını sat babalar gibi işareti gönderip lahzada satılmıştır bile. Uluslararası piyasalar kurban bekler. 

Neyse, konuya dönelim. Maskede mi kalmıştık? Kabak tadı verdi o maske. Hele bir de tasarımcılar el atınca... Bitsin artık bu maskeli balo! Size biraz da sabunlardan söz edeyim. Biraz kül, biraz defne, sabun oydu işte. Ama şimdi bakıyorum o sabun dediklerine, eskiyle uzaktan yakından ilgisi yok. Ve yine o dehşetengiz ürün çeşitliliği furyası. Nöbet geldi. Gelme üzerime deyom, migren var bende. Bir piskrem versem?

Sıvı sabun, meyveli, şekilli sabun vs. Ama onlar da konumuz dışı. Dağılgan konulara girmişizdir. Almayın beni koynunuza ey hatıralar! Aynalı polis sorgu odası gibi bir mekan lazım bana. Boş bir oda, tek masa, iki sandalye. Koyacağım masaya sabun kalıbını. Anlat bakalım! Gel de odaklanma o zaman sabun kalıbına.

Sabun, sözcük türlerinden ada girer. Türlü yağlarla alkalileri birleştirme yoluyla yapılan, kirleri temizlemekte kullanılan, teamüllere göre kalıp formunda  yaygın bir üründür.

Eskiden kırsalda kül de kullanılırdı zaruretten.  Kadınlar akarsuda, çamaşırhanelerde toplu yıkamalarda kullanılırdı.  Hala geleneksel bıttım (yabani şamfıstığı  ağacıydı galiba) sabunu, defne sabunu vs üretiliyor. Ama sıvı sabun çıkınca işler cıvıdı.  Resmin bütününü göremez, kavrayamaz olduk. Bizden çıktı.

Zaten 99,99 proaktif koruyucu ürünlere çevirecektim yönümü. Sıvısından geçtim. Lokmanhekim ürünlerinde sayarlar hani masal tekerlemesi gibi; ülser, kanser, basur, mayasıl, cinsel soğukluk, ürtiker, uçuk kaçık her şeye deva solüsyonlar, merhemler, ekstreler satılırdı. Almışlar sanki ordan bir yanak, kopyalayıp taşımışlar o tekerlemeleri geleneksel otacı  ürünlerinden bugüne. Sanki getirip yamamışlar onu yüzde 99,99 proaktif koruyucu sabunlara. Ama rakamsal olarak her ne kadar negligible ( dikkate alınmayacak denli eser miktarda gibi alabilirsiniz) da olsa, kondomun yırtığından gelir o yüzde 0,001 spermatazoid sizi döller. Ondan sonra gelsin grip, zatürre, korona... Madem yüzde 99,99 'un bir baktan koruduğu yok, o halde yiğit muhtaçtır demek kol kuvvatına. 

Salatadan çıkaracağınız hisse:  Siz, siz olun, o reklamevinde piyanist olduğunu annesinden bile saklayanın  akıl çelen reklamlarına, rakamlarına kanmayın! Anne resipisi, ata tohumu yemeye bakın. Mevsiminde tüketin. Ecza dolabınızı kıvır zıvır destek vitaminiyle doldurmayın!

Blog formatı gereği yayın masası reklama gireceğiz  diyor. Direnmeye çalışıyorum. Görüşü...




bulgurdanolmak'a destek olmak için reklam verebilir, sponsor olabilirsiniz. Detaylı bilgi için lütfen tıklayınız.

1 Yorumlar

  1. Selamlar :) O cicili bicili çeşitli kokularla desteklenmiş sabunlar yerine Kilis'ten gelme yeşil sabunları alıp kullanmaya inatla devam ediyoruz. Bildiğimizden şaşmıyoruz yani. Nette ki bataklığa giren çıkamaz zaten. Yani anne reçetesi diyorum ben :)

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski